Gaziemir'deki AKUT Kalp ve Damar Hastanesi'nde görevli Kardiyoloji Uzmanı Uğur Hepçivici, aşırı sıcaklardan korunmak amacıyla alınması gereken 5 önlemi açıkladı.
Aşırı sıcakların (33 ile 41c derece çok sıcak, 42 ile 54 c derece arası tehlikeli sıcak olarak kabul edilmektedir) özellikle kalp hastalığı olanlarda tehlikeli olabildiğini belirten Kardiyoloji Uzmanı Uğur Hepçivici, "Mevsim ortalamasının üzerinde olan sıcaklar vücudun ısı düzenleme sistemini zorlamaya başlar. Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artar ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışır. Normalde terleme ile vücut ısısı dengede tutulmaya çalışılırken aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısı dengede tutulamaz. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Çocuklar, 65 yaş üzeri yaşlılar, hamileler, aşırı kilolu(obez) kişiler, kronik hastalığı olanlar(diaybet, kalp damar hastalığı, böbrek ve karaciğer yetmezliği vs), hamileler ve sürekli ilaç kullanmak zorunda olan kişişler(tansiyon düşürücü, idrar sökücü…vs) aşırı sıcaktan en çok etkilenen gruptadır" dedi.
Kalp açısından koroner arter hastaları, kalp kapak hastaları kalp yetmezliği ve hipertansiyonu olan hastalarının sıcaklardan daha fazla etkilendiğini ifade eden Doktor Hepçivici, "Özellikle idrar sökücü kullanmak zorunda olan kalp kapak hastaları ve kalp yetmezliği olan hastaların dikkatli olmaları gerekmektedir. Çünkü bu hastalar vücutlarındaki fazla su ve tuzu idrarla atarlar. Ancak yazın çok terledikleri için terleme ile de tuz ve su atacaklarından özellikle tuz kayıpları aşırı miktarda olmaktadır. Ayrıca kalp yetmezliği olan hastalarda aşırı sıvı alımıda hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu sebeple hastaların yaz aylarında doktorları ile görüşerek idrar sökücü dozlarını yeniden ayarlatmaları gerekmektedir. Koroner arter hastalığı olan kişilerde ise durum biraz daha farklı. Bu hastalar sıklıkla kan sulandırıcı ilaç kullanmaktadırlar( hatta stent takılı olanlarda ikili kan sulandırıcı) Yani bu hastalar için kanın koyuluğu ve akışkanlığı ayrı bir önem kazanmakta. Yaz aylarında aşırı sıvı kayıpları kan yoğunluğu artmasına ve bu hasta grubunda olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir. Bu nedenle koroner kalp hastaları aşırı sıcaklardan kesinlikle kaçınmalıları, güneşin dik konumda olmadığı sabah erken ve akşam üzeri saatlerinde dışarı çıkmaları ve bol bol su içmeleri gerekmektedir" diye konuştu.
Aşırı sıcaklar kanı tüm vücutta dolaştırarak adeta bir pompa görevi gören kalp için bir yük olduğuna işaret eden Hepçivici, şunları söyledi:
"Özellikle sıvı kaybı kalbin görevini yaparken daha çok zorlanmasına neden olur. Kalp yetersizliği olanlarda yetersizliğin derecesi artabilir. Koroner damar hastalığı veya hipertansiyon gibi kalbi zorlayan başka faktörler ile beraber yetersizlik gelişmemiş bir kalpte bile yetmezliğe gidişi çabuklaşır. Kalp hastaları özellikle sıcak saatlerde soğutulmuş ortamlarda kalmayı tercih etmeli, doktor kontrollerini sıklaştırmalı, sıvı kaybını önleyebilmek için günde en az 8-10 bardak su içmeyi ihmal etmemelidirler"